ingilizce hikayeler kısa

Başlık: Gizemli Ormanın Sırrı

Bir zamanlar, küçük bir köyün yakınlarında gizemli bir orman vardı. Bu orman, karanlık ve tehlikeli olduğu söyleniyordu ve kimse oraya girmeye cesaret edemiyordu. Bir gün, köyün gençlerinden biri olan Can, ormana girmeye karar verdi. Can, ormanın derinliklerine doğru ilerledikçe, garip sesler duymaya başladı. Ağaçların arasında hareket eden gölgeler gördü ve birdenbire önünde bir yaratık belirdi. Yaratık, uzun ve zayıftı, yeşil gözleri ve keskin dişleri vardı. Can, korkudan titremeye başladı, ancak yaratık ona saldırmadı. Yaratık, Can’a yaklaştı ve konuşmaya başladı.

“Korkma,” dedi yaratık. “Benim adım Orman Koruyucusu’dur. Bu ormanın bekçisiyim.”

Can, şaşkınlıkla yaratığa baktı. “Ama neden beni korkuttun?” diye sordu.

“Seni korkutmak istemedim,” dedi Orman Koruyucusu. “Sadece seni korumak istedim. Bu orman tehlikelidir ve burada yalnız başına dolaşmamalısın.”

Can, Orman Koruyucusuna hak verdi. “Anlıyorum,” dedi. “Ben de bu ormanın tehlikeli olduğunu biliyorum. Ama ben bu ormanın sırrını çözmek istiyorum.”

“Ormanın sırrı mı?” diye sordu Orman Koruyucusu. “Ne gibi bir sır?”

“Bilmiyorum,” dedi Can. “Ama bu ormanda bir şeyler olduğunu hissediyorum. Bu ormanın bir sırrı var ve ben onu çözmek istiyorum.”

Orman Koruyucusu, Can’a baktı ve gülümsedi. “Anlıyorum,” dedi. “Sana yardım edeceğim.”

Orman Koruyucusu, Can’ı ormanın derinliklerine doğru götürdü. Bir süre yürüdükten sonra, bir ağacın önünde durdular. Ağaç, çok yaşlı ve büyüktü. Orman Koruyucusu, ağacın gövdesine dokundu ve ağaç birdenbire açıldı. Can ve Orman Koruyucusu, ağacın içine girdiler.

Ağacın içi, karanlık ve gizemliydi. Can ve Orman Koruyucusu, bir süre yürüdükten sonra, bir odaya geldiler. Oda, kitaplarla doluydu. Orman Koruyucusu, Can’a kitapları gösterdi. “Bu kitaplar, ormanın sırrını anlatıyor,” dedi. “Bu kitapları okuyarak, ormanın sırrını çözebilirsin.”

Can, kitapları incelemeye başladı. Kitaplar, ormanın tarihini, ormanda yaşayan yaratıkları ve ormanın sırrını anlatıyordu. Can, kitapları okudukça, ormanın sırrının ne olduğunu anlamaya başladı. Ormanın sırrı, bir hazineydi. Bu hazine, ormanın derinliklerinde saklıydı ve onu bulmak çok zordu.

Can, hazineyi bulmak için kararlıydı. Orman Koruyucusuna teşekkür etti ve ormanın derinliklerine doğru ilerlemeye başladı. Bir süre yürüdükten sonra, bir mağaraya geldi. Mağaranın içi karanlıktı ve Can, mağaranın içine girmekten korkuyordu. Ancak, hazineyi bulmak için cesaretini topladı ve mağaranın içine girdi.

Mağaranın içi, çok karanlıktı ve Can, hiçbir şey göremiyordu. Bir süre yürüdükten sonra, bir ışık gördü. Işığa doğru yürüdü ve bir hazine sandığı gördü. Can, hazine sandığını açtı ve içinde altın, gümüş ve mücevherler gördü. Can, çok mutluydu. Hazineyi bulmuştu.

Can, hazineyi alarak mağaradan çıktı ve ormanın dışına doğru yürümeye başladı. Bir süre yürüdükten sonra, köyüne geldi. Köylüler, Can’ı görünce çok şaşırdılar. Can, onlara hazineyi bulduğunu anlattı. Köylüler, Can’ın anlattıklarını duyunca çok sevinçlendiler. Can, köyün kahramanı olmuştu.

Can, hazineyi köyün iyiliği için kullandı. Köyün okulunu, hastanesini ve yollarını yaptırdı. Köylüler, Can’a çok teşekkür ettiler. Can, köyünde mutlu ve huzurlu bir hayat yaşadı.

Faydalı Siteler:

İlgili Dosyalar:


Yayımlandı

kategorisi