Past Continuous Tense (Geçmiş Sürekli Zaman)
Past continuous tense, geçmişte bir eylemin veya durumun belirli bir zamanda devam ettiğini veya tekrarlandığını ifade etmek için kullanılan bir zaman kipidir. Bu zaman kipi, “was/were + -ing” formuyla oluşturulur. Örneğin:
- I was studying for my exam. (Sınavıma çalışıyordum.)
- She was cooking dinner. (Akşam yemeği pişiriyordu.)
- They were playing football. (Futbol oynuyorlardı.)
Past continuous tense, genellikle geçmişte meydana gelen iki veya daha fazla eylemi veya durumu birbirine bağlamak için kullanılır. Örneğin:
- I was watching TV when the phone rang. (Televizyon izlerken telefon çaldı.)
- She was taking a shower when she heard a noise. (Duş alırken bir ses duydu.)
- They were driving home when they saw an accident. (Eve giderken bir kaza gördüler.)
Past continuous tense, ayrıca geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun ne kadar sürdüğünü belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “for” veya “since” sözcükleri kullanılır. Örneğin:
- I was studying for my exam for two hours. (Sınavıma iki saat çalıştım.)
- She was cooking dinner for an hour. (Akşam yemeğini bir saat boyunca pişirdi.)
- They were playing football for three hours. (Üç saat boyunca futbol oynadılar.)
Past continuous tense, geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun tamamlanmadığını veya kesintiye uğradığını belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “until” veya “before” sözcükleri kullanılır. Örneğin:
- I was studying for my exam until the phone rang. (Sınavıma telefon çalana kadar çalışıyordum.)
- She was cooking dinner until she heard a noise. (Duş alırken bir ses duyana kadar akşam yemeğini pişiriyordu.)
- They were driving home until they saw an accident. (Eve giderken bir kaza görene kadar sürüyorlardı.)
Past continuous tense, geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun alışkanlık veya tekrarlanan bir eylem olduğunu belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “used to” ifadesi kullanılır. Örneğin:
- I used to study for my exams every day. (Sınavlarıma her gün çalışırdım.)
- She used to cook dinner every night. (Her gece akşam yemeği pişirilirdi.)
- They used to play football every weekend. (Her hafta sonu futbol oynarlardı.)
Past continuous tense, geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun hayal edildiğini veya istendiğini belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “would” ifadesi kullanılır. Örneğin:
- I would study for my exams if I had more time. (Daha fazla zamanım olsaydı sınavlarıma çalışırdım.)
- She would cook dinner if she had the ingredients. (Malzemeleri olsaydı akşam yemeği pişirilirdi.)
- They would play football if they had a field. (Bir sahaları olsaydı futbol oynarlardı.)
Past continuous tense, geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun nedenini veya amacını belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “because” veya “so that” sözcükleri kullanılır. Örneğin:
- I was studying for my exam because I wanted to get a good grade. (İyi bir not almak istediğim için sınavıma çalışıyordum.)
- She was cooking dinner so that her family could eat. (Ailesi yemek yiyebilsin diye akşam yemeği pişiriyordu.)
- They were playing football so that they could stay fit. (Formda kalabilmek için futbol oynuyorlardı.)
Past continuous tense, geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun sonucunu veya etkisini belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “so” veya “that” sözcükleri kullanılır. Örneğin:
- I was studying for my exam so that I could pass it. (Sınavıma çalışıyordum ki geçebileyim.)
- She was cooking dinner so that her family could have a nice meal. (Ailesinin güzel bir yemeği olsun diye akşam yemeği pişiriyordu.)
- They were playing football so that they could win the game. (Maçı kazanmak için futbol oynuyorlardı.)
Past continuous tense, geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun önemini veya değerini belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “really” veya “very” sözcükleri kullanılır. Örneğin:
- I was really studying for my exam. (Sınavıma gerçekten çalışıyordum.)
- She was very cooking dinner. (Akşam yemeğini çok pişiriyordu.)
- They were really playing football. (Gerçekten futbol oynuyorlardı.)
Past continuous tense, geçmişte meydana gelen bir eylemin veya durumun olumsuzluğunu veya eksikliğini belirtmek için de kullanılır. Bu durumda, “not” sözcüğü kullanılır. Örneğin:
- I was not studying for my exam. (Sınavıma çalışmıyordum.)
- She was not cooking dinner. (Akşam yemeği pişirmiyordu.)
- They were not playing football. (Futbol oynamıyorlardı.)