Hul Ne Demek 2024-2025 Güncel Bilimsel Bilgiler

Hul Nedir?

Hul, Arapça kökenli bir kelimedir. Sözlük anlamı “bir şeyi çözmek, bir yere intikal etmek, konup yerleşmek” şeklindedir. İslam tasavvufunda ise “ilâhî zâtın veya sıfatların yaratıklardan birine veya tamamına intikal edip onlarla birleşmesi” anlamında bir terimdir.

Hulûl inancı, İslam’ın temel inançlarından biri olan tevhide aykırı bir inançtır. Tevhid inancına göre, Allah, tektir ve eşsizdir. O’nun hiçbir ortağı yoktur. O, her şeyden münezzehtir. Allah’ın, yaratıklardan birine veya tamamına intikal etmesi veya birleşmesi mümkün değildir.

Hulûl inancı, İslam tarihinde ilk defa Mu’tezile tarafından ortaya atılmıştır. Mu’tezile, Allah’ın zâtının ve sıfatlarının mahiyetinin bilinemeyeceğini savunmuştur. Bu nedenle, Allah’ın zâtının veya sıfatlarının yaratıklardan birine veya tamamına intikal etmesi veya birleşmesi mümkün olabileceğini ileri sürmüştür.

Hulûl inancı, daha sonra bazı tasavvuf ekolleri tarafından da benimsenmiştir. Bu ekollere göre, Allah’ın zâtı veya sıfatlarının, bazı seçkin kullarda tecelli etmesi mümkündür. Bu tecelli, Allah’ın zâtının veya sıfatlarının yaratıklarla birleşmesi anlamına gelmez. Ancak, Allah’ın zâtının veya sıfatlarının, yaratıklarda bir şekilde kendini göstermesidir.

Hulûl inancı, İslam’ın önde gelen âlimleri tarafından şiddetle eleştirilmiştir. Bu âlimler, hulûl inancının, tevhid inancına aykırı olduğunu ve Allah’ın yüceliğini gölgelediğini savunmuştur.

Hulûl inancının farklı yorumları vardır. Bazı yorumculara göre, hulûl, Allah’ın zâtının veya sıfatlarının yaratıklarla birleşmesi anlamına gelir. Bu yoruma göre, hulûl inancı, Allah’ın birliğine ve eşsizliğine aykırıdır.

Diğer bazı yorumculara göre ise, hulûl, Allah’ın zâtının veya sıfatlarının, yaratıklarda bir şekilde kendini göstermesidir. Bu yoruma göre, hulûl inancı, tevhid inancına aykırı değildir.

Hulûl inancının İslam’daki yeri tartışmalı bir konudur. Bazı âlimler, hulûl inancının bid’at olduğunu ve İslam’ın temel inançlarına aykırı olduğunu savunmuştur. Diğer bazı âlimler ise, hulûl inancının, tasavvufî bir kavram olduğunu ve tevhid inancına aykırı olmadığını savunmuştur.

Hulûl inancının günümüzde de bazı takipçileri vardır. Bu takipçiler, hulûl inancının, Allah’ın aşkını ve yakınlığını ifade eden bir kavram olduğunu savunmaktadır.

Hulûl inancının temel argümanları şunlardır:

  • Allah, her şeyin yaratıcısıdır. Dolayısıyla, Allah’ın her şeyde mevcut olması mümkündür.
  • Allah, sonsuz kudret ve irade sahibidir. Dolayısıyla, Allah’ın istediği şeyi yapabilmesi mümkündür.
  • Allah, aşkın ve yüce bir varlıktır. Dolayısıyla, Allah, kullarıyla yakınlık kurabilir.

Hulûl inancının karşı argümanları şunlardır:

  • Tevhid inancına göre, Allah, tektir ve eşsizdir. O’nun hiçbir ortağı yoktur. Dolayısıyla, Allah’ın, yaratıklardan birine veya tamamına intikal etmesi veya birleşmesi mümkün değildir.
  • Allah, her şeyden münezzehtir. Dolayısıyla, Allah’ın, yaratıklarla bir şekilde birleşmesi mümkün değildir.

Sonuç olarak, hulûl inancı, İslam’ın temel inançlarından biri olan tevhide aykırı bir inançtır. Bu inanç, bazı tasavvuf ekolleri tarafından benimsenmiş olsa da, İslam’ın önde gelen âlimleri tarafından şiddetle eleştirilmiştir.


Yayımlandı

kategorisi