Üreteroskopi (URS), böbrek ve idrar yollarındaki (üreterler) hastalıkların tanısı ve tedavisi için kullanılan endoskopik-kameralı teşhis ve tedavi yöntemdir. Üreterlerin (idrar yolunun böbreklerden mesaneye uzanan bölümü) içine ince bir endoskop yerleştirilerek gerçekleştirilen bu yöntem geleneksel cerrahi müdahalelere alternatif bir seçenek sunar.
Üreteroskopinin Tarihçesi
Üreteroskopi ilk olarak 1941 yılında Alman bir doktor olan Karl Storz tarafından gerçekleştirilmiştir. Storz, üretere bir boru yerleştirerek içerisini incelemeyi başarmıştır. Bu yöntem, o zamanlar çok basitti ve sadece üreterdeki darlıkları ve taşları teşhis etmek için kullanılıyordu.
1960’lı yıllarda üreteroskopinin teknolojisi hızla gelişti. Daha ince ve esnek endoskoplar üretildi. Bu sayede üreteroskopi, daha karmaşık işlemlerin yapılmasına olanak tanıdı. Günümüzde üreteroskopi, üreterdeki taşları çıkarmak, üreter darlığını düzeltmek ve üreter kanserini tedavi etmek için yaygın olarak kullanılmaktadır.
Üreteroskopinin Avantajları
Üreteroskopinin geleneksel cerrahi müdahalelere göre birçok avantajı vardır. Bu avantajlar şunlardır:
- Daha az invazivdir. Yani, vücudun daha az kesilmesi gerekir. Bu da ameliyat sonrası iyileşme sürecini hızlandırır.
- Daha az ağrılıdır.
- Daha kısa hastanede yatış süresi gerektirir.
- Daha düşük enfeksiyon riski taşır.
Üreteroskopinin Kullanım Alanları
Üreteroskopi, üreterdeki aşağıdaki hastalıkların tanısı ve tedavisinde kullanılır:
- Taşlar
- Darlıklar
- Tümörler
- Yaralar
- Enfeksiyonlar
Üreteroskopi Nasıl Yapılır?
Üreteroskopi, genel anestezi altında yapılır. Hastanın idrar yolu, üreteroskop adı verilen ince bir endoskopla kateterize edilir. Üreteroskop, üreter boyunca ilerletilerek taşın veya darlığın bulunduğu yere kadar götürülür.
Taş varsa, üreteroskopun ucunda bulunan bir taş kırma aleti kullanılarak parçalanır. Parçalanan taşlar, üreter boyunca kendiliğinden düşer veya üreteroskopun içinden dışarı çekilir.
Darlığı varsa, üreteroskopun ucunda bulunan bir balon kullanılarak genişletilir. Bu sayede daralmış olan üreter, normal haline döner.
Üreteroskopinin Riskleri
Üreteroskopinin her cerrahi işlemde olduğu gibi bazı riskleri vardır. Bu riskler şunlardır:
- Enfeksiyon
- Kanama
- Ağrı
- Üreterotomi (üreterin kesilmesi)
Üreteroskopi Sonrası Bakım
Üreteroskopiden sonra hastanın birkaç saat gözlem altında tutulması gerekir. Hastanın ağrısı varsa, ağrı kesici ilaçlar verilir. Hasta, genellikle ameliyattan sonraki gün taburcu edilir.
Üreteroskopi sonrası hastanın birkaç gün boyunca idrar yolu enfeksiyonuna karşı dikkatli olması gerekir. Bu nedenle, bol su içmesi ve idrarını sık sık yapması önerilir.
Sonuç
Üreteroskopi, üreterdeki hastalıkların tanısı ve tedavisinde yaygın olarak kullanılan güvenilir ve etkili bir yöntemdir. Bu yöntemin avantajları, geleneksel cerrahi müdahalelere göre daha az invaziv olması, daha az ağrılı olması, daha kısa hastanede yatış süresi gerektirmesi ve daha düşük enfeksiyon riski taşıması şeklinde sıralanabilir.